o telefon geliyo senin 3 ayın hep gitmek istediğin şehirde geçiyo , ne ironik durumsa o gitmek istediğin şehri özlüyosun , gururlanıyosun oralı olduğundan. ama kurt var ya içimizde gitmiyor işte sürekli kaşındırıyo götümüzü.
şimdi yine önümde koca bi sene var , yarın gidiyorum ama ne yapıcağım nerde olucağım hakkında en ufak fikrim yok. nasıl insanlar nasıl şeylerle karşılaşıcağımı da bilmiyorum. hiç sevmem koydumunun beyaz sayfalarını ama , yeni bi tane almak zorunda kaldım geçenlerde , bişiler karalamak için.
yazdık falan filan da diğer beyaz sayfayı ben almadım , onu almak zorunda kaldım bi şekilde diyelim. o sayfayı götüme sokamayacağıma göre şimdi bi şekilde karalamaya başlamalıyım. lise ve ondan öncesi ortaokulda önüme gelen abartısız her insana amerika'ya gitme hayallerimden bahsetmiştim. sanırım bu sene sonunda bunu gerçekleştiricem ama kararsızım , hoş neye kararsızsam. bu sene evde oturdum da noldu onla görüşmeyeyim evde yatayım diye diye koca yazı piç ettim kendi kendime.bir de çok küfür eder oldum , koyduğumun çaktığımın haddi hesabı yok , tabi yine her zaman ki gibi dilimde.
neyse seneye amerika'ya gitmeli miyim , gitmemeli miyim . ne yapmalıyım konusunda o kadar kararsızım ki , hani aslında verebiliceğim en kötü karar bile şu kararsızlıktan daha iyi biliyorum ama yine de veremiyorum sıçtımının kararını. gitmeli mi gitmemeli mi ?
en iyisi gitmek deyip gidiceğimi bile bile kararsızım ya işte ben bundan deliyim sanırım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder